Antalya Sokakları – Akdeniz Üniversitesi’nde son günlerde yaşanan olaylara ve üniversite yönetiminin tutumuna karşı üniversitede faaliyet yürüten gençlik örgütleri ortak açıklama yayınladı.
Akdeniz Üniversitesi’nde son zamanlarda yaşanan olaylar ve bunun çevresinde gerçekleşen provokasyonlara karşı gençlik örgütleri açıklama yayınladı. Gençlik örgütleri açıklamada demokratik taleplerin engellendiği vurgulayarak “Üniversitemizde son günlerde yaşanan baskıların,yasaklamaların,faşist provokasyonların ardından üniversite öğrencileri olarak bu açıklamanın yapılmasını önemle gerek duyduk. AKP’nin bütün baskı ve şiddet aygıtlarıyla yürüttüğü saldırılar ve baskılar Akdeniz Üniversitesi’nde de sürmektedir. Son günlerde kampüsten polisin çıkmaması, demokratik taleplere ve yürüyüşlere kurulan barikatlar, topluluklara ve etkinliklere koyulan yasaklamalar doruk noktasına ulaşmıştır. Bugün üniversite içerisinde gerici ve iktidar yanlısı etkinlikler rahatlıkla yapılıp, bu topluluklara her türlü imkan ve salon sağlanırken; muhalif topluluklar ve etkinlikler yasaklamalarla karşılaşmaktadır.” denildi.
GENÇLİĞİN BARIŞ TALEBİ ENGELLENİYOR
Engellemelerin yanı sıra kışkırtmaların da olduğu dile getirilen açıklamada “Bütün bunlar yaşanırken,yangın yerine dönen, devletin her türlü kolluk güçleriyle bölge halkını katledildiği Silvan,Sur,Cizre,Silopi gibi Kürdistan halkının yaşadığı şehirlerdeki katliamlara karşı ses çıkarmak ve insanlığın sesi olmak için yapılacak olan etkinliğin duyurusu faşistler tarafından engellenmeye çalışılmıştır. Bugün eli sopalı, satırlı bu çeteler kampüste provokasyon yaratmaya çalışmış fakat devrimci,demokrat,yurtsever öğrencilerin kararlı duruşunun ardından başaramamışlardır.” diye belirtildi.
ÜNİVERSİTEDE ‘BOMBA’ PROVOKASYONU
Edebiyat Fakültesi Dekanlığı, Öğrenci Konseyi ve çeşitli grupların içinde bulunduğu bir kesim tarafından provokasyon yaratılmaya çalışıldığı söylenen açıklamanın devamında “Gerici,faşist çetelerin sosyal medya hesapları üzerinden etkinliğin yapılacağı Edebiyat Fakültesi’nde ‘’bomba’’ patlayacağı yönünde asılsız provokasyon ve hedef gösterme taktiği, faşist-polis işbirliği ile bugün somut bir şekilde hayata geçirilmiştir. Edebiyat Fakültesi’nde bölüm temsilcilerini sivil polislerle birlikte toplayan dekanlık, yarın için okula gelinmemesi yönünde öğrencilere çağrı yapmıştır. Etkinliği yapacak olan öğrencileri ise hedef göstermiştir. Şimdi bizler etkinliğin yapılmaması için Edebiyat Fakültesi’nde derslerin yapılmamasına kadar varan, faşist-polis işbirliğinde yapılan bu provokasyonun ardından soruyoruz.
1- Sözde bomba ihbarı alıp Edebiyat Fakültesi’ni ablukaya almaya çalışan polisler, Ankara ve Suruç’ta yaşanan katliamda neredeydi?
2- Madem ki böyle bir ihbar var, neden hemen yakınındaki Eğitim Fakültesi’nde dersler iptal edilmiyor ya da o bölge öğrenci ve araç trafiğine kapatılmıyor?
3- Üniversitede muhalif öğrencilerin her etkinliğini çeşitli bahanelerle yasaklayan, üniversitede muhalif ve devrimci,yurtsever öğrencilerin her etkinliğini çeşitli bahanelerle engellenip,muhalif topluluklara kısıtlama uygulanırken okulla hiçbir bağlantısı olmayan Ülkü Ocakları AKS de nasıl etkinlik yapabiliyor ?
4- En önemlisi, 25 Aralık Cuma günü 15.00’de Hukuk Fakültesi’nde Milli Kültür Topluluğunun düzenlediği etkinliğe konuşmacı olarak Suriyeli ‘’cihatçı çete lideri’’ Mehmet Ali Öztürk’e üniversite yönetimi tarafından nasıl izin verilebiliyor? Hem de eli silahlı afişleri yine rektörlük izniyle yayınlanabiliyor?” denildi.
“PROVOKASYONA GELMEYECEĞİZ”
Üniversiteliler provokasyona gelmeyeceklerini dile getirerek “Yapılmak istenen bu provokasyona gelmeyerek, yapılacak olan etkinlik tüm baskılara rağmen Gözleme Evi’nde yapılacaktır. Bundan sonraki etkinliklerde oluşacak her türlü olumsuz durumun suçlusu üniversite yönetimidir.” dedi.
