CHP Antalya Milletvekili Prof. Dr. Mustafa Akaydın’ın, KESK’e bağlı Eğitim-Sen üzerinde hükümetin kurmaya çalıştığı baskı politikaları ve Eğitim-Sen’e bağlı eğitimcilerin terör örgütü üyeliği suçlamasıyla soruşturmaya tabi tutulması çabalarına ilişkin basın toplantısı düzenledi.
AKP hükümetinin, otoriter bir rejim tesis etmeye çabaladığını, bunu da muhalif seslere yönelik baskılarla sürdürdüğünü ifade eden Akaydın, AKP’nin ülkede yaşanan terör olayları üzerinden bu otoriter tavrı meşrulaştırdığını belirtti.
“KENDİLERİNE MUHALİF BÜTÜN ÖRGÜTLERİ TERÖRİST İLAN EDİYORLAR”
“Kendisine muhalif bütün örgütleri terörist ilan ederek kendini devletin tek hâkimi ilan etmeye çalışan bu otoriter zihniyetin son yöntemi, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve Kanunlarına göre meşru olan örgütler arasından kendisine muhalif olanları “legal görünümlü illegal örgüt” şeklinde dayanaksız ithamlarla pasifize etmek olarak karşımıza çıkıyor” diyen Akaydın, KESK’e bağlı sendikalar üzerindeki baskıya değindi.
KESK’e, 29 Aralık 2015 günü DİSK ve TMMOB ile birlikte “savaşa hayır, barışı savunacağız” sloganı etrafında bir günlük iş bırakma eylemi üzerinden baskı yapıldığını belirten Akaydın, Milli Eğitim Bakanlığı’nın hukuk devleti ilkelerine uymayan bir süreci yürürlüğe koyduğunun altını çizdi.
MÜFETTİŞLERE EĞİTİM-SEN ÜYELERİNE SORUŞTURMA AÇILMASI İÇİN BASKI
11 Mart 2016 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı Rehberlik Bölümü Başkanının, her ilden başmüfettişlerin katıldığı bir toplantı düzenlediği, başmüfettişlere, iş bırakma eylemlerine katılan bütün Eğitim-Sen üyesi eğitim mensuplarına soruşturma açmaları ve “Eğitim-Sen üyelerine açılacak soruşturmalarda mutlaka onlara terör örgütü üyesi veya sempatizanı şeklinde suçlamalar yapılması” konusunda telkinde bulunulduğu iddialarının olduğunu ifade eden Akaydın, soruşturmaları yapmayan müfettişlerin kendilerinin de terör örgütü üyeliği ile suçlanacağı konusunda açıkça baskı yapıldığını dile getirdi.
“EĞİTİM EMEKÇİLERİMİZİN HAKKINI AKP’YE YEDİRMEYECEĞİZ”
“AKP Hükümeti, gün geçtikçe demokrasi ve hukuk devleti ilkelerini ihlal konusundaki çıtasını istikrarlı şekilde yükseltiyor. Kendi hukuksuz eylemlerini, artık devletin siyaseten tarafsız olması gereken bürokratlarına da tehdit yoluyla dayatarak devleti kendi suçlarına ortak ediyorlar” diyen Antalya Milletvekili Akaydın, “Birçok öğretmen ve yöneticimizin ekmeğiyle oynanmak istendiği bilgimiz dâhilindedir. Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’ya bu işin takibinde olacağımızı, eğitim emekçilerimizin hakkını AKP’ye yedirmeyeceğimizi, görevinden haksız olarak alınmak istenen personelin yerine liyakat sahibi olmayan yeni yandaşlar atanarak eğitim sistemimizin her gün daha kalitesiz bir hâle getirilmesine izin vermeyeceğimizi buradan bir kez daha ilan ediyoruz” dedi.
“AKP MUHALİFLİĞİ ÜZERİNDEN TERÖRİST İLAN EDİLMEK KABUL EDİLEMEZ”
“İktidarın sıklıkla uygulamaya başladığı yeni yöntem, kendisine muhalif olan basın mensubu, aydın, akademisyen, memur, işçi, öğrenci kim varsa terörist olmakla ya da terör örgütüne yataklık yapmakla suçlayıp baskılarını meşrulaştırmaya çalışmaktır. Eline silah dahi almamış kişileri sırf AKP muhalifi oldukları için terörist ilan etmek kabul edilemez. Geçtiğimiz günlerde barış bildirgesine imza atan akademisyenlere yapılan da aynı uygulamadır ve bu durum devam ettiği sürece, Türkiye’de otoriterleşme sevdasına giderek kapılan AKP rejimi, yaptıkları kanunsuzlukları meşrulaştırmak adına daha çok vatandaşımıza yönelik insan hakları ihlalleri uygulayacak gibi gözükmektedir. Bu devlet, sadece AKP’ye değil hepimize devletidir. Türkiye’de terörü kimin desteklediği bellidir. Terörü destekleyenler de en yakın zamanda halk vicdanında yargılanıp hak ettikleri cezaları alacaktır” dedi.
