DOĞA GENÇLİK KENT LİSE MANŞET SOKAK ÜNİVERSİTE

Konyaaltı sahilinin yağmalanmasına karşı gençlik bir araya geldi

Uzun yıllardır Antalya’nın gündeminde olan ve birçok tartışmaya neden olan Konyaaltı Boğaçayı Projesi’nin hayata geçirilmeye başlanması üzerine, Antalya Gençliği projeyi tartışmak ve ortaya çıkacak olumsuz sonuçlara karşı mücadele programı hazırlamak için bir araya geldi

Antalya Sokakları- Uzun yıllardır Antalya’da uygulanmak istenen ve rant tartışmalarına konu olan Konyaaltı Boğaçayı Projesi’nin gerçekleştirilmeye başlanması üzerine Antalya Gençliği projenin teknik, hukuksal ve toplumsal sonuçlarını tartışarak, mücadele programı olusturmak üzere bir araya geldi. Antalya Kent İzleme Platformu üyeleri Avukat Mustafa Şahin ve Doç. Dr. Nihat Dipova’nın sunum yaptığı forum, Doç Dr. Nihat Dipova’nın projenin teknik açıdan olumsuz sonuçlarını açıklayan sunuşuyla başladı.

Doç Dr. Nihat Dipova projenin gündeme ilk gelişen bu yana, yapılan tüm değişikliklere rağmen yaratacağı olumsuz sonuçlarına değinerek sunuşuna başladı. Doçent Doktor Boğaçayı Projesi’nin doğa ve mühendislik faaliyetlerinin birbirine etkisini örnekleyerek, doğanın tüm tahribata rağmen kendini yenilerek projenin gerçekleşmesinin mümkün olmayacağını aktardı. Her gündeme gelişinde yapılan birçok değişikliği rağmen ortaya çıkacak sonuçların değişmeyeceğine değinen Dipova, deprem, tsunami, taşkın gibi birçok doğa olayının proje etkisiyle ortaya çıkabileceğine ve bu olayların projede yıkımlara neden olabileceğine vurgu yaptı. Küresel ısınma nedeniyle deniz seviyesindeki yükselişin Türkiye’de Dünya ortalamasının üstünde olduğunu aktaran Dipova bu duruma kara çökmesinin sebep olduğunu söyledi. Dipova bu projenin teknik açından tehlikeli olduğunun altını çizerek sunumunu sonlandırdı.

Forum öncesi ikinci sunuşu Avukat Mustafa Şahin yaptı. Projenin hukuki sonuçlarına açıklayan Şahin aynı zamanda ekonomik, politik ve toplumsal sonuçlarına da değindi. Projenin ekonomi transferi amacıyla rant elde etmek üzere yapılamak istendiğini ifade eden Şahin kadın plajı, büfelere bağlı plaj işletmeleri gibi uygulamaların ve buralarda alınan ücretlerin hukuki olmadığını belirtti. Halkın serbestçe yararlanması gereken alanların işgal edildiğine vurgu yapan Şahin, projenin emlak ve inşaat sektörünün hareketlendirilmesi için fırsat olarak değerlendirildiğinin altını çizdi.

“Projenin halk nezdinde kabul görmesi için güzellemeler yapılıyor. İstihdam vaatleri, İzmir’in Kordon öykünmesi, Kanal İstanbul’un örnek gösterilmesi, inşaat sektörünü canlandıracak denmesi, turizmi canlandıracak, esnaf kazanacak vaatleri proje kabul ettirmek ve halkın rızasını kazanmak üzere üretiliyor” diyen Şahin bilimsellik yerine rant ve çıkarların tercih edildiğini ifade etti.

Sunuşların ardından gençlerin düzenlendiği forumda projeye ve olumsuz sonuçlarına yönelik mücadele programı oluşturuldu. Kent merkezi ve ilçelerde bildiri dağıtımı ve anket çalışması planlanırken bu çalışmalardan alınan sonuçla proje bölgesinde etkinlik planlandı.

 

 

Benzer Yazılar