Antalya Sokakları Özel- Antalya’da sabah saatlerinde çok sayıda avukatın evine ve ofisine polis baskın düzenledi. Cemaat soruşturması kapsamında sabah saatlerinde 25 avukatın evi basıldı. Aralarında ÇHD üyesi olan, sol kimliği ile bilinen avukatların da olduğu 25 avukatın ofisleri aranıp, telefonlarına el konuldu. Gözaltına alınan avukatlardan ismi öğrenilenler şöyle; ÇHD Genel Başkan Yardımcısı Münip Ermiş, Lider Tanrıkulu, Hakan Evcin
Gözaltı ve arama kararlarına ilişkin Çağdaş Hukukçular Derneği Antalya Şubesi Başkan Yardımcısı Hadi Cin Antalya Sokakları’na konuştu; toplamda 25 kişin arama kararı olduğunu, bunlardan bir kaçının yurt dışında olduğunu, aramaların sürdüğünü belirten Hadi Cin, 25 kişiden 22’sinin Kural-Der üyelerinden olduğunu ancak gözaltı kararı olan üç isimin Baroyu şok ettiğini belirtti.
“Arama ve gözaltı kararı çıkarılan 25 kişiden 22 tanesi cemaate yakın olduğu bilinen bir Kural- Der Hukukçular derneği vardır ona üye olanlar. Fakat üç isim var ki bütün BARO’yu şok etmiş durumda. Bunlardan bir tanesi Antalya Barosu yönetim kurulu üyelerinden Lider Tanrıkulu; Baro’da sıkı Atatürkçü kimliği ile bilinen, dini örgütlenme ve yapılara karşı oldukça mesafeli ve tepkili biri.
Diğeri Çağdaş Hukukçular Derneği Genel Başkan Yardımcısı Münip Ermiş. Münip Ermiş’i Antalya’da çocuklar bile bilir onun böyle bir yapıyla ilişkilendirilmesinin imkansız olduğunu. Mesleki olarak o kesime yönelik soruşturmalarda görev almış olabilir. Ama bu yapıya tamamen ters tamamen mesafeli.
BU ÜÇ İSİM SORUŞTURMANIN SULANDIRILDIĞINI GÖSTERİYOR
Bir diğer isim de Hakan Evcin o da sol kesimlerin genellikle dava ve soruşturmalarını yürüten biri. Dolayısıyla bu üç isim herkesi şok etmiş durumda. Herkes onları soruyor zaten. Diğer isimlerden de ben birebir hepsini tanımıyorum, ne kadar bu ilişki içindedir . Ama özellikle bu üç isim soruşturmanın sulandırıldığını gösteriyor. Veya mesleki faaliyetin, örgüt faaliyeti olarak değerlendirilmesi sonucunda ancak bunlara yönelik işlem yapılabilir. Çünkü bunlar tamamen bu yapıya mesafeli sol çevrelerde, sol sosyalist çevrede olan kişiler.
“HUKUKUN ASKIYA ALINDIĞINI BİLİYORUZ”
Ben bu hususta Başsavcı ile hemen sabahtan görüştüm. En azından kişisel olarak kefil olabileceğim insanların, meslektaşlarımın bunlar olduğunu ve bunların dahil edilmesinin bu soruşturmayı daha da sulandıracağı, Ergenekonvari bir sürecin işletilerek sonra hepsinin içinin boşaltılma tehlikesi ile karşı karşıya kalacağını. Dolayısıyla Antalya’da çocukların bile bileceği şeyi Başsavcı olarak bilmemesinin mümkün olmadığını, bu üç ismin bu yapıyla ilişkili olmadığını, bu işleme bir an önce son verilmesi gerektiğini, bu anlamda hukuki bir müdahalemizin hiç bir sonuç vermeyeceğini, hukukun askıya alındığını bildiğimizi, dolayısıyla kendinin inisiyatif alarak, kendi sorumluluğunda olmak kaydıyla bu yönde bir müdahalede bulunmasını söyledik kendisi de gayet olumlu yaklaştı, ben bu anlamda ilgileneceğim dedi.
Dolayısıyla şu anda işlemler devam ediyor, biliyorsunuz KHK ile gözaltı süresi 30 güne çıkarıldı bu meslektaşlarımızın aramalarından sonra gözaltı merkezlerine götürülüp günlerce tutulma ihtimalleri de var. Görüşme yasağı konulma ihtimalleri var. Zaten yöntem olarak şöyle yapıyorlar; diyelim ki hakkında minicik bir şüphe olan birini önce gözaltına alıyorlar, sonra onun hakkında sosyal medyada, şurada burada araştırma yapıp birşey bulurlarsa ona ilişkin önüne koyuyorlar. Yani o bir süre kazanma yöntemidir”.
AV. ERMİŞ: “MUHALİFLERİ SUSTURMA GİRİŞİMİ”
Cumhuriyet Gazetesine konuşan Av. Ermiş, “Muhalifleri susturma girişimi olarak görüyoruz. Bu kararın nedenini de bilmiyorum. ama bize söylenen FETÖ soruşturması nedeniyle bu kararın alındığı. FETÖ veya diğer başka terör örgütleriyle ilgili bir ilişkimizin olmadığı gayet açıktır. Muhalif olduğumuz için susturulmak istendiğimizi düşünüyorum” dedi.
