Antalya – Kemer‘de 2 madencinin ölümüne neden olmaktan tutuklu olarak yargılanan herkes bugün serbest bırakıldı. Savcı mütalaasında sadece dinamit patlatmakla görevli kişinin serbest bırakılmasını talep ederken, mahkeme heyeti 18.05.2017 tarihinden beri tutuklu olan 5 kişiyi de tahliye etti. Tahliyelerle birlikte Kemer maden kazasından sorumlu cezaevinde hiç kimse kalmadı.
Kemer ilçesi Ovacık Mahallesi Mezardibi mevkisindeki Balyak Madencilik Limited Şirketine ait kömür madeninde, 16 Mayıs’ta, yoğun metan gazı sıkışması nedeniyle 900 metrede mahsur kalan işçilerden Levent Korkmaz ve Esen Çavuş hayatını kaybetmiş, gazdan etkilenen 6 işçiye hastanelerde, 7 işçiye olay yerine gelen ambulanslarda müdahale edilmişti. Levent Korkmaz ve Esen Çavuş’un cenazeleri memleketleri olan Zonguldak’tan kaldırılmıştı.
Hayatını kaybeden işçilerin avukatı Ayşe Evrim Zeybek konuyla ilgili açıklamada bulunarak; “Bugün, “ellerimle işe göndermiştim Esenimi” diyen müvekkile kaza nedeniyle yargılanan herkesin tahliye edildiği haberini vermek en az ölüm haberini vermek kadar zor oldu bizim için. Ölenlerin yakınlarının acıları daha tazeyken bu haberle birlikte bir kez daha yıkıldılar. Yeterli önlemler alınmadığı için yaşamları pamuk ipliğine bağlı çalışan madenciler ülkenin dört bir yanında sessizce ölmeye devam ediyor. Onlar, medeniyetin beşiğinde işverenin para hırsı yüzünden, işverenin üretim zorlaması yüzünden, ihmaller zinciri yüzünden yaşamak için çalışmak zorunda oldukları madende öldüler. Kimsenin ruhu bile duymadan girdikleri madenden cesetleri çıktı. Bir kez daha gördük ki Soma maden kazasından hiç bir ders alınmamış, işverenin para hırsı işçileri öldürmeye devam ediyor.
Bu kaza üretim zorlamasının yanı sıra, gaz ölçümü yapılmadan dinamit kullanılmasından, kullanılmaması gereken türden jelatinit dinamit kullanılmasından, metan gazı ölçümü yapılmadan işçiler tarafından dinamit patlatılmasından, madenin tavanında bulunması gereken nefesliklerin kapalı olmasından ve tıpkı diğer kazalarda olduğu gibi daha az maliyetle daha fazla kömür çıkarma hırsından kaynaklanıyor. Tüm bu hususlar bir araya geldiğinde madende patlama maalesef kaçınılmaz oluyor. İhmaller göz ardı edilerek ölümü doğal karşılanan, kaderinde ölüm var zaten denilen, zor şartlar altında çalışarak ekmeğini taştan çıkaran madencilerin ölümü asla “KADER”değildir. Tahliyelere itiraz edeceğiz. 10/11/2017 günü tekrar bu salonda olacağız, ölümlerden sorumlu olanlardan hesap sormaya devam edeceğiz.” dedi
