Antalya Sokakları- Antalya Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odası Kadın Komisyonu tarafından “Rakamların Cinsiyeti Yoktur” adlı söyleşi gerçekleştirdi. Etkili iletişim, toplumsal cinsiyet eşitliğ, stres ve baş etme yöntemlerine ilişkin üç aynı sunum gerçekleştirildi.
Söyleşinin açılış konuşmasını oda başkanı Emrullah Tayfun Çavdar yaptı. Ardından Antalya Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odası Temsilcisi Şerife Kurt, Toplumsal cinsiyet eşitsizliği hakkında, “Kadınlar ve erkekler özgürlük ve sorumluluk açısından insan olarak eşittir aynı haklara sahiptir. Duygusal olmak, cesur olmak, ağlamak ve gülmek, sevilmek ve kendine güvenmek gibi insani özellikler kadın ve erkekler arasında ayrımcılık veya ayrıcalık nedeni olamaz” vurgusunda bulundu.
“DEVLETLERİ NEDEN GÜREŞÇİLER YÖNETMİYOR?”
Erkek ve kadın arasındaki fiziksel güç faktörü ilişkin değerlendirmede bulunan Şerife Kurt, “ Eğer erkekler fiziksel olarak daha güçlü oldukları için kadınlardan üstünse devletleri neden sumo güreşçileri yönetmiyor” dedi.
“DOĞAYI KATLEDEN SİSTEM KADINI DA KATLEDİYOR”
Antalya Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Kadın Komisyonu Başkanı Melahat Coşkun ise, Dünyada oturmuş sistemleri değiştiren hareketler olduğunu söyleyerek “Dünyada son 10 yıldır bir kadın hareketi var ve mücadele kadın hareketi üzerinden ilerliyor. Yani doğayı katleden sistem, kadını da katlediyor” dedi.
“Savaş istemiyoruz barış istiyoruz. Ülkemizde çocukların cesetleri kıyılara vuruyor. Biz ölmek istemiyoruz, yaşamak istiyoruz diyoruz” diyen Melahat Coşkun, barışın önemini vurguladı.
“MUTLULUK EŞİTLİĞİN OLDUĞU YERDE OLUR”
Konuşmacılardan Kamile Yılmaz, Toplumsal Cinsiyet ve Şiddet Türleri’ne ilişkin sunum gerçekleştirdi. Yılmaz konuşmasına 25 Kasım’ın tarihsel önemine işaret etti. Mirabal Kardeşlerin Dominik’teki diktatör başkan tarafından vahşice katledilmesine değindi.
Kamile Yılmaz, hayatını kaybeden Fidel Castro’yu saygıyla andığını belirterek, “Castro, insana yatırım yaparak, eşit, demokratik bir yönetimle dünyaya örnek oldu” dedi.
Kamile Yılmaz, TÜİK verilerine göre 482 bin kız çocuğu evlendirildiğini ve 2006 yılında da 24 kız çocuğunun evlenmek için başvurduğunu söyledi.
“Çocukların evlendirilmesinin bana ölümden gibi geliyor. Tecavüze mahkum edilmiş gibi” diyen Kamile Yılmaz, geçtiğimiz 25 Kasım’dan bu yana 2032 bin kız çocuğunun evlenmek için başvurduğunu dile getirdi.
CİNSİYET ROLLERİ AİLE VE SOSYAL ÇEVRE TARAFINDAN ÖĞRETİLİYOR
Toplumsal cinsiyet rollerinin aile ve sosyal çevre tarafından üretilip öğretildiğine vurgu yaptı. Kız çocukları için kendini ifade etme alanının daraltılmasının ve kısıtlanmasının tehlikeli olduğunu dile getiren Kamile Yılmaz “ Çocuklar kendi hakkını korumak için cevap vermek ister. Susturduğumuz da koruyamaz. Tecavüze uğradığında söyleyemez. Susturduk. Hak aramayı öğretmedik” dedi.
Kamile Yılmaz, yöneticilerin demeçlerinin topluma etkisinin büyük olduğuna ve şiddeti tetiklediğine dikkat çekerek, “ Eğer kadını aşağılayan bir cümle çıktıysa ağzından, zaten toplumda insanlar izledikleri kanallardan, üye oldukları parti liderlerinin söylediği bir iki cümleyle politika yapıyorlar. O cümle tehlikeliyse, insana uygun değilse onu kullanıyorlar” dedi.
Eğitimin çok önemli olduğuna ve şuan ki eğitim sisteminin çocukları yarıştırdığına değinen Kamile Yılmaz, “Bilgiye ulaşmak artık bu çağda zor değil. Ben hep çocuğa sevgiyi öğretin diyorum” dedi.
Şiddetin döngüsüne dair konuşan Kamile Yılmaz, kadının ailesinden, okulundan ve eşinden gördüğü şiddeti normal olarak görmesini sistemin sağladığını aktardı ve “Şiddet hiçbir zaman kendiliğinden durmaz” dedi.
Kadına yönelik şiddet ve şiddet türleri hakkın sunum yapan Kamile Yılmaz, konuşmasını sona erdirdi.
Söyleşi, Kıvılcım Sayar’ın stresle ve baş etme yolları; Müberra Kılıç’ın etkili iletişim sunumu ile sona erdi.
ekip
