KADIN MANŞET SOKAK SPOR

“Tecavüz Marşı” davasının ikinci duruşması görüldü

Antalya Kadın Danışma Merkezi ve Dayanışma Derneği ile Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği’nin suç duyurusunda bulunmasıyla 14. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen “Tecavüz Marşı Davasının” ikinci duruşması bugün gerçekleşti.

Antalya Sokakları- Antalyaspor ile Fenerbahçe arasında 5 Şubat 2016 tarihinde Antalya Stadı’nda oynanan maçta stad hoparlöründen, yeşilçam filmlerinde genelde tecavüz sahnelerinde kullanılan John Carpenter’ın ‘The End’ şarkısının çalınması üzerine Antalya Kadın Danışma Merkezi ve Dayanışma Derneği ile Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği suç duyurusunda bulunmuştu. Davanın ikinci duruşması bugün Antalya Adliyesi’nde görüldü.

Davaya Kadın Danışma Merkezi ve Dayanışma Derneği, Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği, Antalya Barosu Kadın Hakları ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Kurulu avukatları avukatları Aylin Onursev, Ezgi Gencer Özdemir, Ezgi Altınkurt Sağlık ve tutuksuz yargılanan sanıklar A.K. ve E.S katıldı.

Dernek avukatları kadına yönelik şiddeti ve tecavüzü meşrulaştıran söylemlerin sahalardan arındırılması gerektiğini ifade ederek uzlaşmaya hazır olduklarını söylediler.

Tutuksuz yargılanan sanıklar A.K. ve E.S. önceki duruşmada yaptıkları “Taraftarı motive etmek için yaptık, böyle bir amacımız yoktu” savunmalarını tekrar ettiklerini belirterek suçlamaları reddetti.

AV. AYLİN ONURSEV: BU KONUDA ÖZÜR DİLENMELİ, FARKINDALIK KAZANILMALI
Duruşma sonrası açıklama yapan Av. Aylin Onursev, amaçlarının ceza aldırmak değil, toplumsal cinsiyet eşitliği açısından şiddetin azaltılması için Antalyaspor Kulübü’nün ve taraftarlarının duyarlılık kazanması yönünde adım atmasını sağlamak olduğunu ifade etti.

Av. Aylin Onursev dilin zihni şekillendirdiğini söyleyerek buna benzer dil ve şarkıların tecavüzün meşrulaştırılmasında büyük payı olduğunun altını çizdi. Uzlaşmaya yönelik sundukları önerileri Aylin Onursev şöyle aktardı:

1.Kulüp medya organları ve yayınlarında, sporda cinsiyetçi şiddetin önlenmesine yönelik bilinçlendirici ve farkındalık arttırıcı program ve sayfalar hazırlanmalıdır.

2. Kadınların kulüp yönetimlerinde bulunmasının teşvik edilmelidir.

3. Sporda kadın branşları artırılmalıdır

4. Cinsiyetçi ve homofobik şiddet içeren tezahüratlarda bulunan taraftarlara yönelik caydırıcı yaptırımlar uygulanmalıdır.

5. Stadyumlardan anonsların, maçlardan önce kulüpler tarafından taraftarlara atılan smslerin homofobik şiddet diliyle, ayrımcılıkla mücadeleyi içine alan toplumsal cinsiyet eşitliğini ele alan şekilde tasarlanması gerekmektedir.

6.Sporcuların maç öncesi taşıyacağı pankartların toplumsal cinsiyet eşitliğine vurgu yapan sloganlardan seçimine dikkat edilmesine özel önem verilmesi tribünlere küfür ve şiddettin azalmasını sağlayacaktır.

7.Taraftarlara, stadyumlarda cinsiyet eşitliğini ve homofobik şiddet diliyle, ayrımcılıkla mücadeleyi broşürler dağıtılmalıdır.

8.Sporculara yönelik farkındalık eğitimleri verilmelidir.

9.Yöneticilere ve kulüp çalışanlarına yönelik farkındalık eğitimleri verilmelidir.

Davanın bir sonraki duruşması 14 Şubat gününe ertelendi.

Benzer Yazılar