Yeni Alanya Gazetesi’nden Ceren Şahin haberine göre Canan Güllü açıklamasında “Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin yaratıldığı alanların başında oyuncak ve kıyafet rengi tanımlamak gelir. Toplumsal roller böylelikle daha çok küçükken beyinde kodlanır. Evcilik oynayan kız çocukları yemek yapmanın, çamaşır yıkamanın, ev içine hapsedildiklerinin farkında dahi olmadan sorumluluğunu üstlenirler. İlerleyen zamanda bu işler onlar için yapılması gereken bir isler dizini olarak beyne yerleşir. Böyle olarak da sürer gider. Erkek çocuklarına bakıldığında da benzer bir durum söz konusudur. Daha çok küçük yaslarda kucağa oturtularak, direksiyon başına geçirilen erkek çocuklar üstünlük taslamanın, her şeyin hakimi olduklarının ve dış dünyanın tüm sorumluluğunu yüklenirler. Sorumluluğunu alırlar. Ve en büyük yanlış da bu olur” dedi.
Canan Güllü toplumsal cinsiyet eşitliğinin önemine dikkat çekerek devam ettiği açıklamasında “2018 yılı Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Raporunda Türkiye 144 ülke arasında neredeyse en sonlarda. 131’inci sırada yer alıyor. Yine AKP iktidarı döneminde 2019 yılında yayınlanan resmi gazete ile MEB sosyal faaliyetlerinden toplumsal cinsiyet eşitliği konuları kaldırıldı. Bu zihniyetin yansıması olarak da büyüklerinden ne görse onu uygulayan gençlik kolları da başlattıkları kampanya kapsamında kullandıkları bu ifadelerle kaş yapayım derken göz çıkarmıştır” ifadelerini kullandı.
Kadın cinayetlerinin en temel sebebinin cinsiyetçi bakış açısı olduğunu vurgulayan Canan Güllü açıklamasını şu şekilde noktaladı: “Oyuncağın kızı, erkeği olmaz. İşin cinsiyeti olmadığı gibi. Bebekle oynayan ya da ev bakımını üstlenen erkekleri yargılayan toplumun yansımasıdır bugünün kadın cinayetleri” şeklinde konuştu.
Psikolog İrem Bulut konuya ilişkin Ceren Şahin’e yaptığı değerlendirmede “Oyuncağın cinsiyeti yoktur. Erkek ya da kız çocuklarının sevmek zorunda olduğu renkler, oynamak zorunda olduğu oyunlar ve oyuncaklar da toplumsal rollerde onlara yüklediğimiz misyonlardan. Halbuki çocuk oyun ile bir şeyler ifade eder, iç dünyasını yansıtır. Çocuğun dili oyundur. Onları kurallarla sınırlamak, kalıplar içerisine sokmaya çalışmak onların dillerini sınırlamakla eş değerdir” dedi.
Haber: Yeni Alanya/Ceren Şahin
Antalya TED Koleji Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni Emine Karakaş, Cumhuriyet'in 100. yılı kutlamalarında yaptığı…
Türkiye'nin dört bir yanında öğrenciler, Aydın'daki yurtta asansör "kazası"nda hayatını kaybeden Zeren Ertaş için sokağa…
Antalya'nın Kumluca ilçesi Alakır Vadisi'nde araştırma yapan Akdeniz Üniversitesi Fen Fakültesi'nden Doç. Dr. Candan Aykurt…