Antalya – Alakır Vadisi için iki yıldır yürürlüğe konmayan “1. Dereceden Doğal SİT Alanı olarak koruma altına alınması” kararı için harekete geçen Alakır Nehri Kardeşliği Platformu, Danıştay kararının uygulanması için topladığı imzaları Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne teslim etti ve burada basın açıklaması gerçekleştirdi. Doğal SİT alanı kararına rağmen, üzerinde 8 HES projesi olan Alakır Vadisi için change.org üzerinden toplanan 14.658 imza bugün Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne teslim edilirken, aynı gün Danıştay’dan da 8 HES projesinden biri olan Dereköy’ün iptal edilmesi kararı çıktı.
‘ALAKIR DAHA FAZLA TAHRİBATI KALDIRAMAZ’
Alakır Nehri Kardeşliği Platformu’nun yaptığı açıklamada, “Koruma kararı olan vadi bir türlü koruma altına alınmadığından, ‘mangal kömürü’ uğruna asırlık meşe ormanlarının çoğu yok edildi. Anadolu genelinde çok nadir bulunan anıt ağaç niteliğindeki “Kermes Meşeleri” bile kesildi. Bu ormanların yok olması birçok hayvanın ölmesine neden oldu” denildi.
Alakır’ın ağır tahribat altında olduğu ifade edilirken, “Alakır, daha fazla tahribatı kaldırabilecek durumda değil. Rant uğruna gözden çıkarılamayacak kadar büyük bir güzelliğe ve zenginliğe sahip Alakır Vadisi, gelecek nesillere aktarılmalıdır” denildi.
“DANIŞTAY HES’LERDEN BİRİNİ İPTAL ETTİ”
Aynı gün, Danıştay tarafından Alakır’ın Doğal SİT Alanı olduğu gerekçesiyle, üzerindeki 8 HES projesinden biri olan Dereköy’ün iptal kararı haberi geldi. Antalya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 2 yıldır uygulamadığı Alakır havzasına ilişkin “1’inci Derece Doğal SİT” kararına atıfta bulunularak, Alakır üzerinde HES yapılmasına olanak bulunmadığına hükmetti. Danıştay kararında, Alakır havzasının habitat çeşitliliği, tür çeşitliliği ve genetik çeşitlilik bakımından zenginliğine, endemik tür veya popülasyonların varlığıyla da hem dünya ölçeğinde özgünlüğüne hem de bilimsel açıdan önemine dikkat çekti. Davacılar, kararın uygulanması için Kumluca Kaymakamlığı’na başvurdu.
Karacaören Doğa Kültür Turizm Tanıtma ve Dayanışma Derneği Başkanı Mehmet Başar, “Karar düzeltme ve itiraz yolları kapalı olarak verilen bu kararla, Çaltı Köyü sınırlarında, doğal yaşam alanlarımızı katletmek pahasına yapılmak istenen bu HES projesi tamamen tarih olmuştur” dedi. Artık şirketin bölgeyi terk etmesi gerektiğini belirten Başar, yeni bir ÇED sürecinin de artık mümkün olmadığını söyledi.
Danıştay kararının vadide faaliyette olsun olmasın tüm HES projeleri için bağlayıcı olması gerektiğini savunan Başar, “Aynı Dereköy HES projesi gibi, Alakır 1 ve 2 HES projelerinin durdurulması için de yetkilileri göreve çağırıyoruz. Bölgede doğal dengeleri bozacak yıkıcı enerji yatırımları değil, alternatif turizm potansiyeline şans verilmesini istiyoruz” diye konuştu.
